Misimovic, Insua: Umutlarımız Somutlaşsın

|

Galatasaray'dan ümidi kesen kardeşlerimiz bu transferle beraber ah ulan Galatasaray'dan erken ümidi kesmişiz diyeceklerdir. Tabi biz bunlara göre hareket etmekten ziyade, tüm gözlerimizi armaya çevirdiğimiz için, o arma kalbimizin orta yerinde yerini koruduğu sürece bu sevdadan vazgeçmeyeceğimiz için bir köşede sabırla bekledik. Galatasaray'a inanıp uyuduk geceleri, transfer haberleri sadece Galatasaray'lı olma gerekliliğimize ihtiyacımıza bir de mutluluk ekleyecekti, çok şükür ekledi de.

Bosna'yı bir ülkeden ziyade bir kavram, Avrupa'nın orta yerine dikilmiş bir direniş anıtı olarak gören bu fakir kardeşiniz için buradan ne gelirse başımızın üstündedir. Bir de Bosna Hersek Milli Takımı'nın kaptanı arma sevgimize dahil oldu mu akan suları, dereleri tersine akıtacak çoşkuya sahip olacağız. Misimovic'den çok şeyler bekleyin Galatasaray'a inanan renkdaşlarım, bu ülkeye istikrarlı, fizik olarak güçlü ve futbolu sahaya damıtan, kitap okur gibi okuyan bir 10 numaranın teşrifini maalesef uzun zamandır göremiyoruz. Misimovic bu talihsiz zinciri kesinkes kıracaktır. Tekniğinden, attığı çalım ve gollerden önce orta saha dirençsizliğimize ve en önemlisi hırssızlığımıza aşı olarak montelenmiş bir adamdır Misimovic. Futbolda göbekten kaleye gitme, ceza sahasının önüne dikine koşu yapıp pas veya şut atma teranesi takımımızda uzun dönemdir ve daha kuvvetlice bu sezonun başından beri göremediğimiz eksiklikti, hatta sadece Kewell'ın oynadığı maçlarda atak yapabiliyorduk, soldan, nefessiz, kadersiz, fakir, mazlum ataklar. Misimovic bu yükü sırtına alma açısından Galatasaray Futbol Takımı'na kondurulmuş bir öpücüktür, bu öpücüğün şiddetlisi umarım rakiplerimizin suratlarında bir tokat gibi patlayacaktır, amin deyip geçelim.

Emiliano Insua, ise ulan gavur oğlu nasıl bulup da oynatır gencecik çocuğu, biz niye alamıyoruz bu körpeleri dediğimiz gençlerden. Sol bek sıkıntımız olmadığı söylenirdi geçen sene, o zaman da katılmadığım bir teraneydi bu, Sabri kalibresinde bir sol bekimiz yoktu maalesef, evet Sabri dedim, dalga geçip eğip büktüğümüz Sabri Sarıoğlu takımın en önemli parçasıymış, bunu şimdi daha da iyi anlıyoruz, onsuz sağ kanat yetim-öksüz sokak çocukları gibi kendi halinde bile kalamıyor, ya delik deşiğiz, ya etkisiz elemanız, aynı durum sol bek'te de şiddetle hissediliyordu, Hakan Balta'nın stopere kaydırılması ve sol bek mevkiinin Liverpool havası solumuş, yemeği yemiş, idmanı yutmuş bir körpeye verilmesi gayet yerinde bir hamledir.

Esip gürleme beklemiyoruz takımdan hemen, biz sabretmeyi de, ağlamayı da iyi biliyoruz, duvarı yumruklayıp, kaldırıma ayak sürttüğümüz, sabah uyanmak istemediğimiz çok oldu takımımız hasebiyle, ama armanın dalgalandığı her vakit içimize dolduran huzuru iki transfere, ya da transfersizliğe kurban etmeyiz, Galatasaray her alanıyla ilgi dahilimizde ve umrumuzdadır, dünyanın bütün anlamına koca bir katkı olarak doğmuş kulübümüze bu iki kardeşimiz hoş gelip sefalar gelmiştir, mayıslar bizim olur mu bilemeyiz tabii, profesyoneli değiliz işin, müneccim de değiliz ama takımımız BİZİMDİR!

0 yorum / Yorum Gönder:

DEPO