Türkiye’de Arda olmak !

|

Zordur bizim ülkemizde yıldız olmak. Çok yıpranır insan, yorulur, bıkar, kaçar, soyutlar hayattan kendisini.

Sürekli ispatlamak ister yetilerini ve sürekli yenileme misyonu yüklenir zoraki bir şekilde insanın sırtına.

Örnek olma, ders verme, yol gösterme gibi sorumlulukları da vardı aynı zamanda bu mertebenin. ’Yıldız’, çok kazanır, kazansa bile ’paçoz’ giyinmesi beklenir, arabayla değil bisiklet ile gitmesi istenir gideceği yere, otobüse binmesi istenir ondan, E-52’ye.

Giydiği ceket sorgulanır, ayakkabısının markası kurcalanır, parası merak edilir, sosyal statüsü masaya yatırılır, o sosyal statüyü verenler tarafından. Bizim yıldız yaratma sevdamız hiç bitmez. Parlatırız hep, cilalarız sonra...

Sonrası yok işte.

Barcelona’da Messi olmak kadar kolay değildir Türkiye’de Arda olmak.

Top toplayıcılık serüveni ile başlayan bir hayat hikayesinin, 20 milyonu aşkın insanın ateşini iliklerine kadar hissettiği bir takımda kaptanlık pazubandını koluna takmak kolay değildir; o parçalı formayı giymek de, Metin Oktay ütopyasının dayanılmaz ağırlığını taşımak da...

Bir Arda Turan yarattık; yıldız yaratmaya alışık olmadığımız toplumda.

Müthiş yeteneğine ek olarak sevimli, sempatik ve samimi görüntüleriyle kalbimize işledik Arda’yı. Gel Arda, git Arda, goller attı Arda, asistler yaptı, biraz daha Avrupa yöneltti bizim düşüncelerimizi, kıyaslarımızı.

Hep iyiken sevdik biz onu, hep iyiken destek verdik. Biraz sendeledi mi, başladık yine avuclarımızı ovalamaya. Neden? Çünkü biz, bu topraklarda yıldız yetiştiremediğimiz için yıldız yönetmesini bilmiyoruz.

Ne Maradona gibi "Benim veliahtım Messi, Agüero"; ne de Pele gibi "Benim veliahtım Robinho, Adu" diyerek insanları etki altına alabilecek isimlerimiz, efsanelerimiz var. Ne, Arda’nın futbol kalitesini yükseltebilecek eleştiriler yapacak basın mensuplarımız var, ne de Arda’yı doğru kullanabilecek, yönetebilecek futbol yöneticilerimiz...

Her futbolcu gibi Arda da kariyerinde zaman zaman zirve ve dip noktalarını görecektir. Şu anda dünyanın en iyi futbolcusu Messi de olduğu gibi.

Ancak burada önemli olan, Arda’yı doğru kullanmak, yönetmek, onu anlamak ve her şeyden önemlisi her yıl bir yıldız futbolcu yetiştiremeyen bir ülkenin topraklarında yaşadığımız gerçeğini unutmamaktır.

İçerisinde bulunduğumuz şartların realitesini en iyi bilmesi gereken insanlar taraftarlardır, özellikle Galatasaray taraftarı. Çünkü onlar bilirler, bu ülkenin patlama noktasını oluşturan futbolcuların Florya’da büyüdüğünü.


Bu yazıya rastladım 2 gün önce. Katılmamak elde değil. Bir olay ile bağdaştırmak istedim. Eurooğlu emre bizdeyken hakkında eleştiriler bitmedi. Malum sattı gitti dayadı kıçını azizeye. Basın aniden sustu. Hayranı oldular malum kişinin. Onun için Arda yapılan bu oyunlara sen gelme. Basına demeç felan verme. Gerekirse kulübün televizyonuna konuşursun. Rahmetli Metin Oktay'ın basın için söylediklerini aklından çıkarma. Biz seni seviyor, sana güveniyoruz. Khalkedon'da yenilmek mi? Hiç kafana takma. Ne demiş benim yüce atalarım. Gün gelir devran döner volkan domalır Nonda gömer ! Arda Olmak Kalabilmekten Daha Kolaydır...

0 yorum / Yorum Gönder:

DEPO