Trabzonspor 1-0 Galatasaray'ımız

|
Bir söz vardır. Trabzonsporlular deplasmanda her takımla dosttur. Evinde herkesle düşmandır. Bu sözün bir kez daha belgelendiği bir maçtı. Zira Ali Sami YEN'de yalakalık yapanlar doğu karadenize gelince başlamışlardı kafiyeli küfürlere. Geçtiğimiz günlerde Keko'ya verdiği sözü tutamayan Kaptan tribünden seyredecekti maçı. Resmi maçlarda sert girişini hatırlamadığımız Mehmet Topaldı bunun sebebi.

Maç öncesinde, maça Emre Güngör ile başlanılacağı GSMobile aracılığı ile öğrenildi ve yüzde gülücükler açıldı. Takımımız sahaya War Chant eşliğinde çıkıyordu. Bu konuda henüz deplasman başlamamıştı. Keko İstiklal Marşı'nı bağıra bağıra söylerken trabzon taraftarı yönetimin dağıttığı atkılarla şovunu yapıyordu. Maç Galatasaray taraftarının 3'lüsüyle başladı. Aynı şekilde amin'i de Galatasaray taraftarı söyleyecekti kaybedilen puana rağmen. Maç beklendiği üzere gayet hızlı başladı. Net pozisyonlar kaçıran takımımızın hücum hattı iyi işleyeceğe benziyordu. Ama trabzon iyi hazırlanmıştı. Sahanın heryerinde 70 dakika boyunca mükemmel pres yaptılar. Her preslerinde arkadan tekmelerle yıldırma politikasına başvurdular. Hakem tarafından bu hareketleri legal görülünce de cesaret bulup bunu alışkanlık haline getirdiler. Hakem 73. dakikadaki kartı muhtemelen kartlarını soyunma odasında unutmadığını göstermek için gösterdi. 30. dakikada içine Lucas Neill kaçan Emre Güngör'ün hatası sonucu golü yedik. Rakip kazanacağına inanıp daha da hırslı olunca bir türlü hücum organizasyonları yapamadık.


Emre Güngör yaptıüı hataya rağmen başarılı oynadı. Bunun bu klavyeden çıkmasının sebebi önyargı değil, son adam olarak çıkardığı pozisyonlardır. Hala onun oynaması gerektiğini düşünüyor bu 10 parmak. Caner gerek yaptığı ortalar, gerekse kullandığı duran toplarla bizi çıldırttı. Kafasını bir kez dahi kaldırmadan yaptığı ortalardan vazgeçmesi gerek. Yoksa Frank ondan vazgeçecek. Lucas yine işini iyi yaptı. Bir tane daha olsa samanlık seyren olur dedirtti. Barış - Mustafa orta sahası ile bu işin olmayacağını Frank bu maçta anlamıştır muhtemelen. Ama onun da suçu yok. Çünkü aşağı tükürse Barış, yukarı tükürse Ayhan. Sezon sonunda kulübün o bölgeyle ilgili tasarrufu olacaktır. Bu maçta Trabzon Keita'ya yakın oynayarak onu iyi durdurdu. Ama Gio sahanın yıldızıydı, rakip kaleciyle beraber. Top sürüşüne kurban olunacak bir isim olduğunu gösterdi. Kendisi hakkındaki fikirleri değiştirmeye başladı. Elano sahada kalsa daha iyi olurdu diyenler olursa onlara hak verebilirim. Ama bunu sorgulamam. Çünkü 6 yabancıdan fazlası sahada olamıyor. Orta sahamız bugün işlemedi. Sebebide ruh eksikliğidir. Keko'yu koy oraya daha iyi oynar bu teşhise göre.


Takımımız bu tip deplasmanlarda çok zorlanıyor. Bu tipden kasıt şudur : Az çok taraftar baskısı olan, iyi pres yapan, tek amacı bizi bozmak olan takım tipleri. Şu an için sistem bunu yenecek hale gelmedi. Ama bu deplasmanlarda kaybedilen puanlar başa bela oluyor. Bundan sonraki deplasmanlar bu seviyede olmasa da hedef için şansımız azalmış görünüyor.

Galatasaray = Umut

6 yorum / Yorum Gönder:

mirmak dedi ki...

emre güngö r hakkında hemfikiriz.

http://captainlogbook.blogspot.com/2010/03/trabzonspor-1-0-galatasaray-yeni-bulent.html

Gala's dedi ki...

Sanırım çoğu Galatasaray'lı da bu konuda aynı fikirde.

Humerus dedi ki...

Umarım bu mağlubiyet sonrası çeki düzen verilir haftaya 1 mağlubiyet daha kaldıramaz bu taraftar.

and1905 dedi ki...

Maalesef deplasmanlarda sert ve prese dayalı oyunlarda puan kaybedince, bu bütün takımlara referans oldu.

Rijkaard'ın birkaç hafta önce söylediği harfiyen doğru.Rakipler bize oynadıkları sertlikte diğer takımlara oynamıyorlar.
Biz bu tip oyuna teslim olduğumuz sürece devam edecek.

Ama iş bitmedi.Tek korkum bir çözülme takım içinde bir tartışma.Kenetlenmeliyiz.

Ben şampiyon olacağımıza inananıyorum.Hem de inadına

and1905 dedi ki...

Emre Güngör bence kendisini bizim kanıtlamıştır.
Hainlikle suçlayanlara lanet olsun.

Adsız dedi ki...

daha da sıkı sarılmalıyız artık birbirimize

DEPO