Hafta sonunda liderliği ele geçirmiş Galatasaray, olması gereken yerdeydi dün gece. Bu maç aynı zamanda uzun bir aradan sonra İspanya'ya ayak basmamız anlamına geliyordu. Elbette arkasında taraftar desteği de vardı. Dünyanın her yerinde örgütlenmiş taraftarlar burada da takımını yanlız bırakmamış ve İstanbul'dan gelenlerle Madrid'i inletmişti daha öncelerde olduğu gibi.
Son günlerde uydurulan kadrolara inat mantıklı kadroyla çıktı takımımız altından yol geçen stadın çimlerine. Evet stadın altından yol geçirmişlerdi ama çimleri bizim 19 mayıs stadından farksızdı. Çimlerin benzerliği dışında birkaç benzerlikle de ülkemizdeki takımlardan birisine daha benziyorlardı. Kendini yere atmalar, kıs kıs gülmeler, hakeme itirazlar...
Maça başladık. Biraz tutuktuk. Zaten eksik olan takımımız güçlü rakibine karşı beklediğimizden iyi direniyordu. Evet forvetimiz yoktu ama forveti olanların halini de biliyorduk. Aslanlarımızın savaşması yeterdi. Ama maç başında Caner'in yaptığı hata ve hakemin verdiği ucuz faul sonrası duran toptan golü yedik. Golü kapattığı köşeden yiyen Leo Franco'nun hatası büyüktü. Aynı zamanda barajı da çok kötü yerde ve şekilde kurdurmuştu. Barajda duran kişi sayısı da yetersizdi. Aynı hatalar maçın ilerleyen dakikalarında da oldu ama rakip kötü kullandı. Bunun dışında maçta iyiydi Leo. Takımda golü yedikten sonra toparlanma oldu. Caner çıktı Dos Santos girdi ama 60 dakika boyunca sahada adeta gezindi. Onu sadece gol sonrası Keita'ya koşarken gördük. Aynı tempoda giderse İstanbul macerası 4 ay ile sınırlı kalacak gibi görünüyor.
Oyunculara kısa kısa değinecek olursak Neill'dan başlamak isterim. Çok iyi top kullanıyor. Yine iyi oynadı. Savunmada da başarılı. Soğukkanlılığı büyük avantaj. Ama bu bazen aşırıya kaçabiliyor. Servet rakibin ünlü forvetlerine göre başarısızdı denilemez. Mustafa Sarp sürpriz çıkışlarına devam ediyor ama bir türlü sonuca gidemiyor. Mehmet Topal top dağıtmada eskiye göre iyiydi ama hala alması gereken yol var. Keita durgun başlasa da skoru belirledi. Arda iyi top sakladı. Hakan Balta ve Uğur kanattan gelmeyen rakibe karşı başarılılardı. Barış oyuna daha önce alınsa yararlı olabilirdi. Elbette tüm bunlar bizim değerlendirmemiz. Önemli olan Frank ne düşünüyor. Ne düşündüğü bilinemez ama mantıklı düşündüğü gerçek.
Dün iki takımda iyi değildi. Pas yapmamıza engel oldular. Özellikle top savunmamızdayken adamlarımızı iyi kontrol edip pas trafiğini tıkamaya çalıştılar. Bunda kısmen başarılı oldular. Bu skoru İspanya'da aldığımızı hatırlamayalım. Takımımız Sami YEN'de daha iyi oynayıp turu geçecektir. Buna inancımız tam. Özellikle attığımız golün yararını çok göreceğiz.
Bizi İzleyin...
76' Abdelkader Keita
2 yorum / Yorum Gönder:
Ya o resimdeki kisileri taniyamadim.
Kimler acaba?
2 gündür bloggera giremediğimden cevap veremedim.
Alpaslan Dikmen, Adnan Polat ve Harry Kewell.
Ayrıca bu şov daha iyi hazırlanmıştı. Sağında solunda yüzlerce şerit olacaktı ama İspanyol polisi müsade etmedi. Maça giriş - çıkış ve maç sırasında büyüks orun çıkarmışlar.
İspanyollar'da maçta bölücüler lehine eylemlerde bulunmuş. Sami YEN'de gereken cevap Galatasaray olgunluğunda verilecektir.
Forza Katalunya !
Yorum Gönder