Galatasaray Takımlarının Haftalık Değerlendirmesi #1

2010 ile birlikte yeni bir seriye başlıyoruz. Seri mi denilir yoksa branşlardaki sonuçlara düzen mi onun takdirini size bırakalım. Bundan böyle haftalık olarak sonuçları kısa yorumlarla burada paylaşacağız. Özel önemi olan maçlar için ayrı yazı yazabiliriz. Bu durumda o maçları burada yazmayacağız.

İlk önce Engelsiz Aslanlarımız ile başlayalım. Kıtaların Efendileri geçtiğimiz hafta şok bir yenilgi aldı. Bu yenilgi aynı zamanda kurulduğundan beri aldığı ilk mağlubiyet olarak tarihe geçti. Rakip Saran Anadoluydu. Bu sene iddialı bir takım kurmuşlardı ama kesinlikle bizim ayarımızda değillerdi. Hem şanssız bir gündeydik hem de Saran'ın baskısı ile hakemler maçı burdan aldı öbür tarafa verdi. İnanılmaz hatalar yaptılar. Normalde buna pek takılmayız. Sonuçta onlarda insan, elbette hata yapabilirler ama bu yapılanların hatadan öte anlamı olduğu yüksek sesle konuşuldu geçtiğimiz haftada. Anlaşılan Saran sadece takımı kurmak için harcamamış bütçesini. Değişik yerlere de fon ayırmış. Bu arada ligin statüsünde bu sene saçma bir değişiklik oldu. Play off yerine normal sezonu 1. bitirecek takım şampiyon olacak. Bu sebeple bu maç önemliydi. 2. yarıda bunları farklı yenip önlerine geçmeliyiz. Bir bakıma yenilgi iyi oldu kendimize gelmemiz için. En azından bardağın dolu tarafında bu var. Maçta Saran ile fotoğraf çektiren taraftarlarımız olmuş. Bu sebeple tartışmalar olmuş. Sanırım önce bu fotoğraf çektiren zihniyeti atmak lazım oradan. Bunun dışında oraya giden taraftarlarımızın ayağına sağlık. Bir de bizim 3 önemli oyuncumuzu transfer etmişlerdi sene başında. Bu oyunculardan bazıları yakışmayan şeyler yapmış. Ekmek yediği kulübe yapmamaları gerekiyordu. Onları fazla konuşmaya gerek yok. Değerleri bu çünkü. 2. yarıdaki maça da bekliyoruz sayın Saran'ı. Hülyanı da al gel ! Bu arada skoru yazalım. Saran Anadolu 74 - 70 Galatasaray

Engelsiz Aslanlarımız bu maçın ardından dün oynananan maçta Cadbury Kent'i 82-62 mağlup etti. Resmi siteden aldığımız bilgiye göre Justin Eveson 23, Petr Tucek 22 ve Ferit Gümüş 20 sayıyla oynamışlar. Kendilerini tebrik ediyoruz. Özellikle Saran maçına kadar kaza yaşamadan gidelim. Gerisi kolay!

Ligde destan yazan takımımız deplasmanda oynadığı maçta Azovmash'a 96-85 yenildi. Takımımızda her zaman olduğu gibi yabancı oyuncularımız üretkendi. Bunlara katılan oyuncu yine Evren Büker oldu. Ama bu da yeterli olmayınca mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Rancik 17 sayıyla en skorer olurken Jasaitis'de 16 sayıyla oynadı. Şimdi yarınki maçın büyük önemi var. Kazanırsak son 16'ya kalıyoruz. Kazamız mübarek ola.

Bayan voleybol takımımız haftaiçi oynadığı Avrupa kupası maçında Volero Zürich'e 3-2 mağlup oldu. İlk seti kaybetmemize rağmen 2-1 öne geçmiştik. Ama nedenini anlayamadığımız bir şekilde maçtan koptuk ve 3-2 mağlup olduk. Yarın Burhan Felek Spor Salonunda oynanacak maçı en az 2 farkla kazanmamız durumunda tur atlayacağız. Aynı skorla kazanırsak maç bir set daha uzayacak. Turu geçeceğimize inanıyoruz. Rakibimiz kupanın favorilerinden birisi ve bu turu geçersek kupaya uzanmamamız içni hiçbir sebep yok. Elbette bize çok ihtiyaçları olacak.

Bayan basketbol takımımız cumartesi oynanan lig maçında Tarsus Belediyesi'ni 67-62 mağlup etti. Voleybol maçı sebebi ile fazla taraftarımız yoktu. Ama kazanmasını bildik. Takımımızda Yasemin 10 sayı 8 ribaund, Jia 22 sayı, Sophia ise 14 sayı ile oynadı. Bayan şubesi en iyi kadronun kurulduğu ama ligde bir türlü başarının gelmediği branş olarak göze çarpıyor. İstikarı koruyarak kaliteli yabancılarla artık bu saltanatı yıkmanın, eskisi gibi tahta geçmenin vakti geldi. Geçtiğimiz günlerde ise bir gelişme yaşandı. Göreve gelmesi ile takımda ivme yaşanan Mihriban Oğuz istifa etti. Başarılı bulduğum menejerimizin istifası her Galatasaray'lıyı olduğu gibi beni de üzdü. Kendisine emekleri için teşekkür ediyoruz.

Son olarak dün oynanan Orduspor Türkiye Kupası maçından bahseledim. Aslında bu başlık altında futboldan pek bahsetmeyeceğiz. Özel işler sebebi ile maçı izleyip çıkmam gerekmişti. Bir türlü yazamamıştım. Buraya yazmanın uygun olacağını düşündüm. Dünkü maça kısaca değinip yazıyı noktayalım. Özellikle kalede Ufuk'u görmek beni mutlu etti. Eğer Leo Franco'dan vazgeçilecekse kaleye Aykut değil, Ufuk geçmelidir. Hem potansiyeli hem yeteneği hem de fiziği bunu gerektiriyor. Dün fazla iş düşmedi ama oynadıkça ülkenin kaleci sorununu çözecektir. Uğur Uçar iyi oynamaya devam ediyor. Çok dengeli biçimde hücuma çıkıyor ve ileride de etkili oluyor. Caner'in ileride daha yararlı olduğunu bir kez daha gördük. Nonda iyi bir yedek oyuncusu olduğunu gösterdi. Diğer oyuncular kendi seviyesinde oynayınca da maçtan 3-0 galip ayrıldık. Gollerin 2'si Nonda, diğeri Kaptan Arda'dan geldi. Orduspor centilmen muhabbeti dönüyor. 90 dakika kasıtlı olarak sert oynadılar bence. Arda'ya yapılan harekette bizim bacağımız acıdı neredeyse. Taraftarların birlikte maç izlemesi centilmenlik olsa da bunun yanlış olduğunu dşünüyorum hala. Eğer yemek vermekle centilmenlik oluyorsa da ülkedeki en kral mekanda ( Galatasaray Adası ) yemek veren Galatasaray bu yönde liderdir o zaman. Neyse bunlara takılmadan liderliğin keyfini çıkaralım. Veni vidi vici.