25 Temmuz 2009 Cumartesi

Tivoli Meydan Muharebesi !

''.. Maç için Kopenhag'a Avrupa nın dört bir yanından Türkler akıyordu. Bizde gazeteci olarak orada yerimizi almıştık. Maça daha 2 gün vardı.Hatta futbolcular bile gelmemişti, ama finalin bir ismi İngiliz diğeri ise Türk olunca olay çıkmaması imkansızdı. Bizde bu olayları takip edebilmek için Kopenhag'a erken gitmiştik..

15 Mayıs : Sabah erkenden çıkıp şehrin en büyük meydanı olan Tivoli meydanına gitmiştik.Her tarafta dostça görüntüler vardı, İngilizler ve bizimkiler beraber foto çektiriyordu.Ama bunlar maça aileleriyle gelmiş olanlardı. Holiganları biraz araştırdığımızda gündüzleri dinlendiklerini, geceleri ise içip olay çıkardıklarını öğrenmiştik...

Bizimkiler ise leeds maçından dolayı Galatasaray tribünün kalbi olarak adlandırılan tayfanın çok büyük bir kısmı gelememişti maça.. Sadece Sebahattin ve birkaç arkadaşı gözümüze çarpıyordu İstanbul'dan..

Ama ortalıkta; Almanya, Hollanda gibi ülkelerden gelen gurbetçi gençler vardı; gördüğümüz kadarıyla da Sebahattin bu gençleri organize etmeye çalışıyordu. Gece olduğunda bize gelen haberde meydana yakın bir barda olay çıktığı bildirildi.Hemen oraya koştuk biz gittiğimizde polis olayları yatıştırmıştı.İngilizler barın içindeydi Türkler ise kapıda.. Polis kapıyı kapatımış bizimkileri içeri sokmuyordu.

Bir genç o sırada kapıya yaklaştı polise bir şeyler söyledi tam dönerken koşarak kapıya bir tekme attı tam o anda kapı açıldı ve ingilizler çekerek bizimkini içeriye aldı,barın dış kısmı full camdı.Dışardaki Türkler bu görüntünün ardında taşlarla camları kırıp içeri girdiler ve burada ki İngilizleri kötü benzettiler.Bizimkiler çıktığında içerde bıçaklanmış bir İngiliz vardı..

16 Mayıs : Gece yaşanan olaylardan dolayı iki tarafta grup şekline dolaşıyordu ve neredeyse her tarafta küçük olaylar oluyordu, ama bunlar 3-5 kişinin yaptığı kavgalardı.Akşama doğru yine bir kavga haberi geldi bara gittiğimizde bir İngiliz hastaneye kaldırılıyordu, yine geç kalmıştık olay çıkmış ve bizimkiler yine üstün gelmişti

17 mayıs : olayın kokusu burnumuza geliyordu bugün kötü şeyler olacaktı.Meydanda kameralarımızla bekliyoduk meydan tamamıyla Türkler le doluydu. 6-7 bin Türk meydandaydı her taraf sarı kırmızıydı.Arada İngiliz de görüyoduk ama bunlar yaşı bayağı büyük ailelerdi.
Öğlene doğru bi haber geldi.500 civarı İngiliz meydana doğru geliyordu ve bu sırada onları görmüştük evet 500 kadarlardı ama yüzlerinden intikam okunuyordu, caddenin karşısına gelince durmuşlardı.Meydanın o tarafına bakan kısmına bizim gençler toplanmaya başlamıştı. Ellerinde kemer, şişe hatta bıçak olanları vardı.Tam bu sırada meydanın diğer tarafında bir ses yükseldi, yaklaşık 500 kişilik bir İngiliz grup arkadan saldırmıştı :''yeeeeeee...''

Tam bu sırada cadde tarafındaki İngilizler de saldırıya geçti.Bu saldırı karşısında bizimkiler tamamen şok olmuştu.Çok iyi planlı bi saldırıydı,organize saldırıyolardı.Bizimkilerde direniş vardı ama kişiseldi bunlar, organize bir hareket yoktu.Bu arada gözlerimiz Sebahattin'i vede gurbetçi gençleri arıyordu ama hiç biri yoktu ortada.. Yanımda ki arkadaşımın : ''nerdesin Sebahattin!'' dediğini duyduğuma eminim..

İngilizler meydanın ortasında birleşmişti, bizimkiler ise kaçacak yer arıyodu, direnenler çok azdı
dediğim gibi kişisel direnişti ve bir işe yaramıyodu.. Ve tam bu sırada meydana çıkan bir caddeden bir ses geldi sanki gök yarılıyodu : '' YA ALLAH BİSMİLLAH ALLAHU EKBER''
bir an binler yürüyor sanmıştık,ve işte bizimkiler geliyordu en önde Sebahattin arkasında inanmış yürekli 300-400 civarı bir grup meydanın başına gelince durdular, ingilizlerin dikkati oraya yönelmişti. Sebahattin elini kaldırdı ve bir kez daha bağırdı '' YA ALLAH BİSMİLLAH ALLAHU EKBER'' ve arkasındakilerle birlikte meydana giriş yaptı ingilizlerin üstüne acmısız bir şekilde saldırıyordu az önce ortalığı yakıp yıkan ingilizler şimdi kaçıyodu yere düşenlere defalarca vuruluyordu. Sebahattin'in geldiğini gören diğer Türkler(kaçanlar) geri dönüyordu. Onlarda; kaptığı sandalye, fırça, kemer vs. ingilizlere saldırmaya başlamışlardı. Elindeki büyük Türk bayrağını bırakmayan bir Türk'e saldırıyodu ingilizler. Diğer tarafta Sebahattin ordusu oraya yöneldi; o aslan parçası gençte kurtarılmıştı ..

Bu savaşta kazanılmıştı..
Meydanın ortasında toplanıldı, en önde o Türk bayrağı herkes sustu.
Sebahattin ağzını bir kez daha açtı :
'' Dağ başınıı duman almıışşşşş...'


İnceden duygusal bir giriş yapayım istedim.. Ne zaman okusam tüylerimi diken diken edip orada olamadığıma yandığım bir anıdır.(Tribün Dergi'den alıntıdır)

Filizlenir anılarda gururum !

5 yorum:

  1. alayına gider yapmak sözünün arkası dolu oluyor böylece. ingiliz fransız hollandalı.. Türkiye demeye gerke bi yok. Alayına Gider!!

    YanıtlaSil
  2. '' Dağ başınıı duman almıışşşşş...'
    ----
    Harika !

    YanıtlaSil
  3. Çok iyi. Sabah sabah gaza geldim...

    YanıtlaSil

'çabamızın adı galatasaray!'